11.12.2024
Parçalı bulutlu
İstanbul - 11 °C

Endoskopik Sfenoid Sinüs Cerrahisi



Endoskopik Sfenoid Sinüs Cerrahisi

Burun çevresine yerleşmiş olan hava boşluklarına sinüs adı verilir. Kafa içinde en geride kalan sinüs sfenois sinüs olarak anılır. Bebeklerde yalnız etmoid ve maksiller sinüsler yer alır. Boyutları ise yetişkinlere göre oldukça küçüktür. Bebeklik döneminde frontal ve sfenoid sinüsler mukozal girinti şeklinde görüntülenir. Sinüslerin gelişimi, kafatasının gelişim şekline ve dişlerin çıkmasına bağlı olarak zaman içinde devam eder.

Reklam Alanı


12 ila 14 yaşına gelen kişilerde gelişim büyük ölçüde tamamlanır. Sinüslerin son şeklini alması ve normal boyutlarına ulaşması ise 22 ila 24 yaşlarına kadar devam eder. Bazı kişilerde ise bazı sinüsler hiç olmayabilir. Sinüslerin içini kaplayan ve burun mukozası devamı olan sinüs mukozasında yer alan salgı bezleri gün içinde 0,5-1 litre mukus üretir. Mukus burundan alınan solunum havasında yer alan parçacıkların ve alerji etkenlerinin tutulmasında ve havanın filtre edilmesinde önemli bir role sahiptir. Mukusun içeriğinde yer alan maddeler, mikroplara karşı mücadelede görevlidir.

Endoskopik Sfenoid Sinüs Cerrahisi

Ayrıca havanın akciğerlere gitmeden önce nemlendirilmesinde de etkileri büyüktür. Sinüslerin tedavisinde çeşitli yöntemlere başvurulur. Kafa içinde en geride kalan sinüslerin tedavisinde ise endoskopik sfenoid sinüs cerrahisi oldukça etkili bir yöntemdir. Endoskopik sinüs cerrahi tedavisinde özel bir durum yoksa süre oldukça kısadır. Hasta operasyon sonrası kısa süre içinde normal yaşamına dönebilir. Ameliyatın normal komplikasyonları içinde baş ağrısı görülür. Hafif bir ağrı kesici tedavisi ile bu ağrı da kısa süre içinde kaybolur. Hastalar için oldukça konforlu olan endoskopik cerrahiler, doktor içinde oldukça konforludur. Özellikle sefnoid gibi arka bölgelerde yer alan çözümlenmesi gereken alanlarda önemli bir kolaylık sağlar.

Endoskopik Sfenoid Sinüs Cerrahisi Nedir?

Endoskopik sfenoid sinüs cerrahisi, sinüs hastalıklarının ameliyat ile tedavisinde kullanılan teknolojik tedavilerden biridir. Endeskopik operasyon sırasında dışarıdan herhangi bir kesi yapılmaz. Burun deliklerine yerleştirilen ve cerrahi alanın detaylı bir şekilde görüntülenmesini sağlayan endoskopik cihazlar ve bazı aletlerin yardımı ile sinüslerdeki patolojilere müdahale edilen bir yöntemdir.

Endoskopik sfenoid sinüs cerrahisi günümüzde sfenoid sinüsündeki iltihaplar başta olma üzere, tümörleri, travmaya bağlı göz çukuru hasarlarını, beyin omurilik sıvı kaçaklarını ve görme siniri basısı gibi durumları tedavi etmekte kullanılan cerrahilerden biridir. Burun çevresinde yer alan hava boşluklarının yani sinüslerin bulunduğu bölgelerin dar, anatominin karmaşık olması sebebi ile endoskopik sinüs ameliyatları büyük bir kolaylık sağlar. Endoskopik operasyonlar eğitim ve tecrübe gerektirir aynı zamanda teknik beceriyi de gerekli kılar.

Reklam Alanı


Endoskopik Sfenoid Sinüs Cerrahisi Nasıl Yapılır?

Kronik sfenoid sinüs hastalıklarında uygulanan endoskopik ameliyatlarda iltihaplı dokuların ya da poliplerin temizlenmesi ilk sırada yer alır. Sinüsleri burna bağlayan boşalma kanallarının açılması ve genişletilmesi de başlıca uygulamalardan biridir. Endoskopik sfenoid sinüs cerrahisi sırasında navigasyon, balon, microdebrider gibi ileri teknolojik cihazlar kullanılır. Ameliyatın hem hasta hem de doktor açısından konforun sağlanabilmesi için genel anestezi tercih edilir.

Cerrahi süresinde yaşanan patolojinin yaygınlık derecesi çok önemlidir. Aynı zamanda ameliyat sırasında farklı işlemlerin yapılması da süreyi değiştirir. Bazı hastalarda endoskopik sfenoid sinüs cerrahisi yanında burun içi eğikliği düzeltilmesi, estetik burun cerrahisi, burun etinde küçültülme gibi ek müdahaleler de gerekli olabilir. Bir sinüse müdahale edilmesi yaklaşık 15 dakika sürer. Sfenoid sinüse ek diğer sinüsleri de temizlenmesi gerekirse ameliyat süresi iki saati geçebilir.

Bazı özel durumlar dışında sinüs cerrahisi sonrası burun içine tampon konulmaz. Hastalar burundan rahat nefes almaya devam edebilir. Ameliyat tamamlandıktan sonra orta burun etinin altında yer alan ameliyat bölgesinde, kanamayı engellemek için özel tamponlar ve çeşitli materyaller yerleştirilebilir. Bu durum hastanın normal solunumunu olumsuz etkilemez.

Endoskopik Sfenoid Sinüs Cerrahisi Sonrası Neler Yaşanır?

Endoskopik sfenoid sinüs cerrahisi sonrası hasta, ciddi bir tıkanıklık ya da ağrı şikayeti yaşamaz. Bir süre az miktarda ağrı kesici kullanmak, genellikle yeterli olur. Hastaların genellikle ameliyat günü hastanede kalması önerilir. Ameliyatın içeriğine bağlı olarak hastalar aynı gün taburcu da edilebilir. Ameliyat sonrası hastaya antibiyotik tedavisi uygulanır. Antibiyotik tedavisine en az 10 gün devam edilmesi önerilir. İhtiyaç duyulan durumlarda antibiyotik tedavisinin süresi uzatılabilir ya da ek ilaçlar gerekebilir.

Reklam Alanı


Endoskopik sfenoid sinüs cerrahisi sonrası burnu mekanik olarak temizlemek için genellikle steril tuzlu su içeren spreyler kullanılır. Bu sayede burun nemli tutulur ve kabuklanma yaşanmaz. Alerjisi ve polibi olan hastalarda ameliyat sonrası kortizon içeren spreylere başlanabilir. Endoskopik sinüs ameliyatlarından sonra hastaların birkaç kez pansumana gitmesi gerekir. Birinci haftan sonunda detaylı bir pansuman yapılır. Burada amaç burun ve sinüs drenaj kanallarında oluşan kabuklar temizlenmektir. Hastanın sinüs içine yapışmayı önleyici materyaller konulmuşsa bunlar da alınır.

Detaylı pansumanın doğru bir şekilde yapılması ameliyatın başarısı açısından da oldukça önemlidir. Hastalar yapılan operasyonun şekline göre iyileşme süreci tamamlanana kadar 8 ila 10 günlük aralarla kontrollerini aksatmamalıdır. Endoskopik sfenoid sinüs cerrahisi tüm operasyonlarda olduğu gibi bazı özel durumlarda başarısızlık ya da komplikasyon riski taşır. Bu komplikasyonlar ise aşağıdaki gibi sıralanabilir.

Endoskopik sfenoid sinüs cerrahisi sırasında dokularda aşırı kanama yaşanabilir.

  • Sinüslerde ileri derecede iltihap olması durumu ameliyatın başarısızlıkla sonuçlanmasına neden olabilir.
  • Damarsal içeriği fazla olan tümörlerin operasyonları bazen başarısızlıkla sonuçlanabilir.
  • Hipertansiyon ve pıhtılaşma bozuklukları olan hastalarda da komplikasyon oluşma riski vardır.
  • Daha önce yapılan ameliyatlara bağlı sert iyileşme dokusu oluşmuş ise sonuç başarısız olabilir.
  • Normal anatominin değişmesine neden olan yaygın poliplerde ameliyat başarısız olabilir.
  • Anatomik değişiklikler yaşanması halinde ve arka kısımda kalan sinüslerde dolayısı ile sfenoid sinüsleri ameliyatlarında başarısızlık riski biraz daha yüksektir.

Reklam Alanı


Loader